BÜROKRASİNİN ZAFERİ

Frank Gehry 1929 doğumlu mimar ve tasarımcıdır. Sadece bu kadar mı, hayır. Gehry bu Yüzyılın en önde gelen mimarlarından bir tanesidir. Belki de yaşayan en önemli mimardır da diyebiliriz. Yapıtları arasında, Weisman sanat müzesi, Dancing house, Walt Disney konser salonu ve bana göre en önemlisi Guggenheim müzesi sayılabilir. Gehry dokunduğu şehrin kaderini değiştirebilen bir mimardır.

Guggenheim müzesi Bilbao şehrindedir. Şehirler, meydanları ve yapılarıyla ünlenirler ( Londra - Big ben, New York Özgürlük heykeli, Paris - Eyfel Kulesi). Bilbao şehri de Guggenheim ile ünlüdür. 1959 yılında tamamlanan bu yapı şehrin silüetini tamamen değiştirmiş, daha önce sıradan bir sanayi kentini bir anda sayılı bir turistik şehre çevirmiştir. Bu binanın tamamlanmasından sonra şehir birçok lüks mekana kavuşmuş, bu da şehire gelir kaynağı olmuştur. Mimarinin bir şehire katkısı bu kadar büyük olabiliyor.

Dört yıl önce Suna-İnan Kıraç Vakfı İstanbul'da bir kültür merkezi yapmaya karar verdiler. Maliyetin tamamını kendileri karşılayacaklardı. 2010 yılındaki "İstanbul- Kültür Başkenti" kutlamalarına yetiştireceklerdi. Başbakan bizzat bu projenin hayata geçirilmesi için talimat verdi. Projenin mimarı da Frank Gehry'dir. ( Yaşını düşünürsek son birkaç projesinden biri olacaktı) Yer olarak Tepebaşı'nda ki TRT binasının olduğu arsa seçildi. Zaten bina bulunduğu mevkinin kalbine saplanmış bir hançer gibi duruyor. Vakıf TRT'ye 14 milyon dolar verecekti. Arsa da 49 yıllığına vakfa devredilecekti. Fakat ne olduysa oldu, Belediye yasalara göre 49 değil, 30 yıllığına verebileceğini açıkladı. Sonra TRT de arsanın değerinin 24 milyon dolar olduğunu belirtti. Proje şu an için rafa neredeyse kaldırılma aşamasında.

Normalde Frank Gehry'nin imzalayacağı böyle bir proje için arsanın bedelsiz verilmesi gerekir. Kaç tane şehire nasip olmuştur bu imza? Tıkanma nereden kaynaklanıyor derseniz, cevabım bürokrasidir. Çünkü Başbakan bu projenin yapılmasını istiyor, Büyükşehir Belediye Başkanı AKP'li dolayısıyla iletişim sorunu olmamalı, TRT Genel Müdür İbrahim Şahin'i ise, Başbakan o koltuğa atayabilmek için, kurumu 2 yıl vekaleten yönettirdi. Yani demek istediğim kişiler arası bir tıkanma söz konusu değil, kurumlar arası bir tıkanma söz konusudur . Bürokrasi her zaman ki gibi yolları tıkıyor.

Söz konusu Külter Merkezi Artık başlansa bile 2010 yılına yetişmeyecek, hatta daha kötüsü bu kadar önemli bir projeyi kaybetmek üzereyiz.,

Sen yine galipsin BÜROKRASİ...